20-06-2023 20:35:27 Son Güncelleme: 18-02-2024 20:10:27

Kozmos Yazılım Anadolu Lisesi: Türkiye’nin ilk yazılım lisesi öğrencilerine parlak bir gelecek vadediyor

Kozmos Yazılım Anadolu Lisesi: Türkiye’nin ilk yazılım lisesi öğrencilerine parlak bir gelecek vadediyor

Burası Türkiye’nin ilk Yazılım Anadolu lisesi. 2017 yılında İstanbul Avcılar’da kurulan Kozmos Yazılım Anadolu Lisesi; yazılım geliştirme, dijital pazarlama ve girişimcilik, siber güvenlik alanlarında eğitim veriyor. Öğrenciler burada sadece meslek öğrenmekle kalmıyor, aynı zamanda kendilerini geliştirip pek çok sosyal beceri ile donatılıyorlar. Hem özgüven, hem kendini ifade edebilme hem Türkçeyi düzgün konuşabilme, hem İngilizceyi canlı olarak proje sunabilecek kadar iyi düzeyde kullanabilme, hem matematiği iyi düzeyde öğrenme, projeler geliştirebilme, bu projeleri yarışmalara götürebilme ve hem de bundan teşvik alarak kendi işini kurup girişimci olabilmelerini sağlıyor bu okul onlara. Öğrencilerin geliştirdikleri projelerle aldıkları onlarca yerli ve yabancı birincilik ödülü de bunun kanıtı.

Manşetteyiz Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Şükriye Özgül Kozmos Lisesini yerinde ziyaret ederek, okul yöneticilerinden Bora Sinç’ten bilgi aldı. İşte o röportajın ayrıntıları…

 

Bize okulunuzdan bahseder misiniz?

Kozmos Yazılım Anadolu Lisesi 2017 yılında kurucumuz Özkan Kadı tarafından kurulmuş bir kurum. Okulumuz yazılım Anadolu Lisesi kategorisinde, Türkiye’de ilk olma özelliğine sahip. Dolayısı ile ilk olmanın vermiş olduğu birtakım sorumluluklarımız var.

Yazılım dışında başka hangi alanlarda eğitim veriyorsunuz?

Biz okulda üç branşla eğitim veriyoruz: Yazılım geliştirme, dijital pazarlama ve girişimcilik, siber güvenlik. Bu üç ayrı alanda da potansiyeli olup kendini geliştirmek isteyen öğrencilerimiz var. Öğrencilerimiz anlaşmalı olduğumuz bazı firmalarda “yerinde eğiti” olarak tanımladığımız  uygulamamız ile öğrencilerimizi sektör ile buluşturup erkenden deneyim kazanmalarını sağlıyoruz.

Diğer okullardan farkınız nedir?

İnsanlar okul dışında da yazılım dersi alabiliyor. Ancak okul ortamında aldıkları eğitimin en önemli özelliği; öğrencilere aldıkları bilgileri farklı yerlerle proje olarak paylaşıp kendini geliştirebilme, portfolyolarını geliştirebilme ve pek çok sosyal beceri kazanabilme imkanı sağlamasıdır. Hem özgüven, hem kendini ifade edebilme hem Türkçeyi düzgün konuşabilme, hem İngilizceyi canlı olarak proje sunabilecek kadar iyi düzeyde kullanabilme, hem matematiği iyi düzeyde öğrenme, projeler geliştirebilme, bu projeleri yarışmalara götürebilme ve bundan teşvik alarak kendi işini kurup girişimci olabilmelerini sağlayacak bir okuluz. Bu saydığımız imkanlar üniversite düzeyinde olabilir, ama lise düzeyinde şu anda bu imkanları sağlayan ilk eğitim kurumu özelliğine sahibiz.

Kozmos yazılım lisesinden mezun olan öğrencilere başka ne gibi avantajlar sunuyorsunuz?

Okulumuzdan mezun olduğu zaman diploması ile birlikte dijital bir portfolyo veriyoruz öğrencimize. Dört yıllık eğitimi boyunca aldığı bütün sertifikaları bu portfolyonun içerisinde öğrenciye teslim ediyoruz. Hangi dersleri hangi öğretmenden aldığı, hangi alanlarda neyi ne kadar yaptığını gösteren bir yol haritası ile mezun olmuş oluyorlar. Okulun kendi içinde desteklediği büyük firmalarla yapmış olduğu işbirlikleri de var. Google, Microsoft, Cisco gibi… Yakın zamanda Amazon’la da bir servis anlaşmamız olacak. Bütün bunları dikkate aldığınız zaman daha üniversiteye gitmeden çocukların donanımlı bir şekilde okuldan mezun olduklarını ve üniversitede kendilerini daha da geliştirdiklerini görürsünüz.

Teknofest’te öğrencileriniz birincilik kazandı. Bu projeden bahseder misiniz?

“İnsansız Su altı Sistemleri – İSA” ile Teknofest Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivalinde alanında temel kategoride toplam 1400 (1000 lise, 400 üniversite) katılımcı grup arasından birincilik aldık. Geçen sene de aynı takım, başka bir araçla aynı kategoride ikinci olmuşlardı. Aynı alanda sadece Teknofest Türkiye’de değil, başta Endonezya olmak üzere yurt dışından da birincilikle döndüler.

Bu projeyi geliştiren grubun adın ARUNA. Takım kaptanı Mustafa Akay, Arkad Divan Dinle ve Ali Kerem Ergen İSA projesine hayat veren öğrencilerimizden.

ARUNA’nın başka projeleri de var mı?

Bu öğrencilerimizin aynı zamanda iki ayrı projesi daha var. “Klima sistemi” denilen bir proje ile altın madalya aldılar, diğeri de “Enjektör ucu imha cihazı”. Bu sistemde de enjektörlerin uç kısmı öğrencilerin geliştirdiği sistemle elektrik akımı aracılığı ile imha ediliyor. Bu projenin patentini alma teklifi de Hindistan’dan geldi. Bir diğer önemli projeleri de işitme engelli bireyler için. Bir saat aracılığı ile bu bireyler etrafta olan biteni algılayabiliyorlar. Çocuklar bu projeyi sunarken özellikle işitme engelli anneleri örnek almışlardı. Annenin bileğine taktığı bu saat ile bebeğin ağlama sesini algılayabilmesini sağladılar. Bu proje ile yurt dışına başvuru yapıldı ve derece alındı.

Bu projede bizim okulumuzda okuyan üç tane öğrencimiz var. Ancak takım büyük bir takım. Bizim okulumuzun haricinde ortak çalıştıkları başka bir okul daha var. Bizim okulumuzun önderliğinde, başka okullarla ve üniversite ile işbirliği yapıyoruz. Bu projeleri okul olarak destekliyoruz ve sponsor oluyoruz.

İşitme engelliler projemiz ve enjektör imha aracı projemize de Amerika’dan teklif geldi.

Çok ciddi anlamda bir donanıma sahip olmaları onları özgüven açısından da destekliyor. Öyle değil mi?

Tabii, 10’uncu sınıftan itibaren yaptığı yazılım projeleri ile şirket kurarak aktif bir şekilde para kazanan öğrencilerimiz oldu. Bir yazılım okulu olarak 12’ye yakın aktif olarak katıldığımız ERASMUS projemiz var. Sadece yazılım yapmakla kalmayıp; buradan mezun olacak öğrencilerimizin sosyal becerileri de gelişsin istiyoruz, kendini iyi ifade edebilen özgüvenli bireyler olarak okulumuzdan mezun olmalarını istiyoruz.

Siber güvenlik alanı da günümüzde çok popüler meslekler arasında yer alıyor. Bu alanda sizin kurum olarak eğitim pozisyonunuz nedir?

Siber güvenlik niş bir alan, devlet de böyle bir okul açtı, sadece siber güvenlik yetiştiren bir lise açtı. Urfa’da ve İstanbul’da açılacak siber güvenlik lisesi için bizden danışmanlık istediler.

Bizim okulumuz aynı zamanda E-sportu da destekliyor. E-sport konusunda yapılan bazı etkinlikleri birçok lise dijital oyun olarak görüyor ama biz sadece dijital oyun olarak görmüyoruz. Bu çocukların büyük bir kısmı dijital oyun da geliştiriyor. Bazıları da profesyonel olarak oynuyor. O profesyonel sporcu disiplini ile çalışan öğrencilerimiz var, yarışmaya katılan profesyonel oyuncular bunlar.

Son dönemde dijital oyunlarla alakalı bir sempozyum yaptık. Bu oyuna bakış açımızı da gösteren bir kısım oldu. Öğrencinin dijital tasarım yapabilmesi için oyun oynaması lazım. Biz bu işe teknik tarafından da baktık. Hangi platformlarda nasıl yaratılır? Öğrenciler, takımlar bu işi oluştururken nasıl oluşturdular. Nasıl hazırlanıyorlar, mouse hareketleri nasıl tasarlanıyor gibi pek çok analitik düşünce gerektiren etkenleri bulunuyor.

Yeni projeleriniz neler?

Biz ders notlarından öte, kendine, ailesine ve ülkesine yararlı insanlar yetiştirmek istiyoruz. Bizim hedefimiz bu. Bu okula bu çocuklar gelirken LGS puanlarından bağımsız olarak, ilgi ve yetenek testi yapıyoruz öğrencilerimize. İlgi ve yetenek testi bizim için daha belirleyici oluyor öğrenciyi okulumuza almakta. İlgisi varsa çocuğun, biz bu ilgiyi geliştirebiliyoruz. Yazılım konusunda ilgilisinden dolayı öğrenmek zorunda olduğu dersler oluyor. Matematik bunlardan biri… Matematik bilmeyen öğrencinin yazılım geliştirmesi zor.   Üniversite için de belki de hiçbir okulda olmayan iki ayrımı yapıyoruz. Biri yazılım ve YKS veya sadece YKS - üniversiteye hazırlık şeklinde. Bunu da gerçekleştirirken öğrenciye özgü eğitim şeklinde veriyoruz. Tüm bunları yaparken “Veli Akademisi” platformu ile veliyi de bilgilendiriyoruz ve yetiştiriyoruz.

Şubeleşme projeniz var mı?

Aslında bizim öncelikli hedefimiz kendisine, ailesine, ülkemize ve dünyaya yararlı bireyler yetiştirmek. Dolayısı ile biz öncelikle okulumuzda bu bilinçle bir kalite politikası oluşturduk. Bundan sonra gelecek şube veya franchiselerin de bunu örnek alarak ilerlemesi çok önemli. Bizim kurumsal hedeflerden oluşan bir yapımız var. Gelişmeye açık ve sürdürülebilir bir yapımız var. Bu kalite ve verimin her yerde yapılabilir olduğundan emin olduktan sonra şubeleşme taraftarıyız. Bizim bir büyüme hedefimiz var. Öncelikle bulunduğumuz okul kontenjanımızı geliştirmek istiyoruz, bu anlamda altyapımız var. Şu anda 300 öğrencimiz var, bunu 650-700’e kadar çıkarmayı planlıyoruz. Bunun için bazı ayarlamalar yapmamız gerekiyor. Ortaokul son sınıfları da bu işin içine dahil ederek hem ortaokul hem de lise olarak hizmet vermeyi planlıyoruz. ERASMUS’un yanı sıra MUN platformu ile ülkelerinin evrensel problemlerine çözüm önerileri getirildiği argümanları karşılıklı olarak birbirine anlattıkları hatta savaştırdıkları bir platform bu. Sadece İngilizce konuşulan ve belirli kuralları da olan bir platform bu. Öğrencilerimizin son derece ciddiye aldıkları ve önemsedikleri bu seminerde, yeni öğrendikleri kurallar çerçevesinde sadece İngilizce dilini kullanarak, dünya ve evrensel sorunlarla ilgili problem ve çözüm önerilerini paylaştıkları bir tartışma ortamı oluştu. Bu öğrenciler için çok önemli bir avantaj.

  •   Etiket

  YORUMLAR

0 Yorum YORUM YAP
Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.
  FACEBOOK YORUM
Yorum
YUKARI