26-01-2021 18:42:33 Son Güncelleme: 26-01-2021 19:27:33

Levent Ağaoğlu:" Sadece Türk ajanslarla çalışarak dünya starı olunmaz"

Dünya starlarının bodyguardlığını yapmış Levent Ağaoğlu ile röportajın ikinci bölümünde Mega Star Tarkan ve Türkiye'deki popçuları konuştuk. Türk popçuların uluslararası arenada başarı sağlamaları için nelere dikkat etmeleri gerekir? Hepsi röportajda...
Levent Ağaoğlu:

Dünya starlarının bodyguardlığını yapmış Levent Ağaoğlu ile röportajın ikinci bölümünde Mega Star Tarkan ve Türkiye'deki popçuları konuştuk. Türk popçuların uluslararası arenada başarı sağlamaları için nelere dikkat etmeleri gerekir? Hepsi röportajda...

 

Röportaj: Şükriye Özgül

 

Siz girişimcilerden kimi başarılı buluyorsunuz?

Çok örnek var ama özellikle Nusret’i çok başarılı buluyorum. Geçmişten bugüne önemli bir başarı hikayesi. Sevmeyeni de çok ama ben seviyorum ve taktir ediyorum. Yapmış adam, başarmış kimse kusura bakmasın.

 

 

NEFES ALDIKÇA İNSANLARIN HER ŞEYİ BAŞARABİLECEKLERİNE İNANIYORUM.

Şansa inanır mısınız?

 

Şansı ben kendim yarattığıma inanıyorum. İnsanın kendi şansını kendi yaratacağını düşünüyorum. Ben bir işin peşine koşarım, uğraşırım en son noktaya kadar getirmeye çalışırım, kime ulaşırsam ulaşırım. Baktım olmuyor mu hiç üzülmem. Benim için oyundur o. Başkası kazanmışsa helal olsun derim, kıskanmam. Hemen öbür işe giderim. Anlamı yok üzülmenin zaman geçiyor, anı yaşıyoruz.

Bu yüzden çocuklara korkmayın diyorum. Kendilerine uygun olan ve tutku ile yapabilecekleri bir işi yapmalarını tavsiye ediyorum. Öyle çocuklar var ki, dünyayı dolaşıyor, eğleniyor üstüne bir de para kazanıyor bundan. Para kazanmak için illa garanti bir mesleğiniz olmasına gerek yok. Öyle bir dünyadayız ki, dünyanın kendisinin garantisi yok bunun.

Bir şeyin peşinden gittiniz olmadı mı küsmeyin. Küsmeyin hemen başka bir şeyin peşinden gidin, filmeler bile var. Zaman hızlı akıyor, olsun hızlı aksın bu sizi aldatmasın. Zamanın işi bu, akar. Sizden daha yukarıda olanlara bakıp dertlenmeyin sizin altınızda olanlar da var onlara bakın şükredin ve yürüyün. Yaratıcı olun, uyanık olun.

Size bir örnek vereyim. Bir kız arkadaşım vardı. Muhasebecide çalışıyordu. 33 yaşında Amerika’ya gitti. Orada lokantada çalıştı uzun bir süre. Orada bahşiş iyidir bahşişten para kazanırsınız yani.  İngilizcesini geliştirdi, daha sonra oturma iznini aldı. Central Park’ta festivaller oluyor orada gözleme yapmış, satmış. Tutulunca da New York’un göbeğinde dükkan açıp simit, baklava getirmeye başlıyor. Simit Saraylarından önce oraya açılış yapan odur. Nefis markası ile 4 dükkan açtı, ihalelere girdi hacizden kalana daireleri, arabaları aldı sattı. Kız sadece 5 bin dolarla gittiği Amerika’da milyoner odu. Yani 33 yaşında bir kadından bahsediyorum. Başaramayacağınız bir şey yok. Yeter ki gelecek korkusu olmasın.

 

 

Tarkan’a dönersek tekrar bir dönem fotoğrafları basına sızmıştı. Olayın iç yüzü anlatıldı ama siz de anlatır mısınız neydi tam olarak yapılmaya çalışılan?

Öğrendiğim kadarı ile bir tanesi Fransa’da çıplaklar kampında eski çalışanı ile beraber çekilen bir fotoğraf. Bir tanesi de hayranı ile çektirdiği bir fotoğraf. Amerika’daki evinde tamirat yatırıyor o dönem, çalışanlardan biri de Türk bir işçi. Fotoğrafları o alıyor ve İzmir’deki bir arkadaşına gönderiyor. “Bu resimleri biz basına vereceğiz, bize para verin” diye menajerine ulaşıyorlar. Menajeri konuştu “verirseniz verin” dedi. Gizili bir fotoğraf değildi. 2002 yılında da Tarkan hakime “ben şikayetçiyim” dedi ve cezalandırılmalarını istedi.

 

Tarkan her gelen her hayranı ile fotoğraf çektirir mi?

 

Tarkan bütün hayranları ile fotoğraf çektirir.

 

BİZİM TOPLUMUMUZ ADAMIN SANATINDAN ÇOK FARKLI YÖNÜNÜ MERAK EDİYOR. BANA DA SORUYORLAR. BEN DE” SENİN BABANDA NE KADAR GAYLİK VARSA ONDA DA O KADAR VAR” DİYORUM.

 

Tarkan’la alakalı size en çok neyi soruyorlar? Neyi merak ediyor insanlar?

 

Rahmetli Mehmet Ali Birand programında röportaj yapmıştı Tarkan’la, direkt sormuştu sen gay misin diye. Tarkan da cevabını vermişti. Ancak bizim toplumumuz adamın sanatından çok bu yönünü merak ediyor. Bana da bunu çok soruyorlar, kadını da soruyor erkeği de, ama bu soru ile yaklaşan insanlara benim de tepkim sert oluyor haklı olarak.

“Senin babamda ne kadar gaylik varsa onda da o kadar var diyorum.”

 

TARKAN DEDİĞİN ADAM DÜNYADA 25 MİLYONA YAKIN ALBÜM SATMIŞ. TARKAN TÜRKİYEDE STAR AMA DÜNYADA MEGA STAR.

 

Tarkan’ın mega starlığını görmek istiyorsan onun Türkiye’deki konserlerini değil Avrupa’daki konserlerini izleyeceksin. Madonna’nın da konser verdiği Monte Carlo’da konser verdi. Hem de üç kez ve üç kere konser veren tek sanatçı ünvanına sahip.

2002’de New York Times’de haber oldu. Elvis Presleyelvisden’den sonra dünyada en hızlı çıkış yapan sanatçı diye yazdılar.

Burada belki de Tarkan platformunun da bir hatası var. Neden? Bir sanatçı olarak sizler de kendinizi tam olarak anlatamamış olabilirsiniz, sadece konserle anlatmaya çalışmış olabilirsiniz. Ben “Times’de haberi var” deyince “ne zaman çıktı diyorlar”

 

TARKAN, FAZIL SAY… DÜNYA BU ADAMLARA HAYRAN, TÜRKİYE’DE BİRİNİN SİYASİ GÖRÜŞÜ DİĞERİNİN CİNSEL KİMLİĞİ TARTIŞIYOR.

 

Tarkan’ın biyografisini ben Ali Eyüboğlu’nun kitabında okudum. İnanamadım. Kitabın sonunda gözlerim doldu ve “bu çocuğun kıymetini biz hiç bilememişiz” dedim.

Tarkan Türkiye’yi yut dışında çok ciddi temsil eden bir sanatçı. Tarkan tarafının da belki bir vizyon eksikliği olabilir ama Türkiye de Tarkan’a sahip çıkmadı. Halk çıktı ama devlet ne kadar çıktı bu tartışılır. Türk sanatçıları kendi bünyesinde fazla toplayamıyorlar. Ya da vizyon eksikliği. Fazıl Say, Tarkan… çok önemli sanatçılar bunlar. Fazıl Say dünyada 150 tane konser yapıyor; New York’ta, Japonya’da biletleri anında tükeniyor ama Türkiye’de sanatı değil siyasi görüşü konuşuluyor. Tarkan için de bu geçerli. Adam dünyayı sallıyor Türkiye cinsel kimliğini tartışıyor. Dünya bu adamlara hayran.

Tek taraflı bakmamak lazım, onlarında hatası da var dediğim gibi. Arkadaş sen sanatçısın kendin anlat. Tabi ki aktivist olarak bir yerde bulunmanız gerekebilir ama önce sanatını göstermen gerekir.

Ben Fazıl Say’ı birileri ile siyaset yaparken Tarkan’ı başka bir şeyle düşünmek istemiyorum.

 

SADECE TÜRK AJANSLARLA ÇALIŞARAK DÜNYA STARI OLUNMAZ.

 

Tarkan’ı taklit edenler çok oldu. Yurt dışına açılmaya çalışanlar da ama hiçbirinde başarı göremedik. Sizce neden?

 

Herkes Tarkan olamaz ama gittiği yoldan gidebilirler. Yabancı ajanslarla çalışmak çok önemli. Madonna bile hala yaptığının üstüne koymaya çalışıyor. Oldum diye düşünmüyor. Bizdeki en büyük hata sanatçılarla yurt dışına açılmak istiyor ama Türk ajanslarla çalışmaya devam ediyor. Sadece Türk ajanslarla çalışarak dünya starı olunmaz.

 

MURAT BOZ TARKAN GİBİ OLABİLİRDİ.

 

Murat Boz Tarkan gibi olabilirdi, hala daha olabilir ama yurt dışına oynamıyor. Bu kadar yetiyor ona belki de. Aleyna Tilki, Ediz… Bunlar yabancı yapımcılarla hareket halinde olup çok iyi uluslararası işler yapabilirler. Japonlar, Güney Koreliler çok popüler. Amerikalı genç gruplar kalmadı artık. İhtiyaç bu… Justin Biber kenara çekti kendini.   Bizden Alyena Tilki neden çıkıp sahalarda oynamasın ki, oynayabilir, ama sadece Türkiye’deki gücü ile olmaz. Oradaki bir ajansla anlaşmaları lazım. Oradaki yapımcı ile anlaşmaları lazım. Onların programı dahilinde orada kalınması lazım. Siz bir sanatçı olarak başarılı olabilmeniz için buradaki basınla iletişim içerinde olmak zorundasınız, menajeriniz iyi çalışmak zorunfa, galalara gitmek zorundasınız, konserler yapmak zorundasınız, akşamları eğlenmeye gidip sıcak ortamda ilişkilerinizi sürdürmek zorundasınız.

Burada yaşadığınız sanatçı kimliğini nasıl gösteriyorsanız herkese, orada da aynını yakalamak zorundasınız. Türkiye’de başarılısın gel bakalım Almanya’da da sen başarılı olabilirsin diye bir şey yok. Orada da aynı şeyi yapmak zorundasın.

 

Bunu bireysel olarak mı yapmak daha doğru yoksa onların önünü açacak sektörel bir birleşme ve dayanışma mı daha etkili olur?

 

Kesinlikle sektördeki yapımcıların bir araya gelip bu gençlerin ellerinden tutup onları uluslararası arenadaki yapımcılarla tanıştırıp, desteklemesi gerekiyor. Çünkü Tarkan Amerika’da patladığı dönem Fransız bir yapımcı ile işbirliği yaptı, o Fransız yapımcı onu Avrupa’da satışa sundu. Yapımcı olarak Türkiye’yi bilebilirsin ama Avrupa’nın, Amerika’nın yapısı farklı. Onu bilebilmek için oradaki yapımcılarla, oradaki kitle ve ajanslarla bir arada olman lazım. Buradaki basın danışmanın, menajerin yetersiz kalır, oranın atmosferi farklı orayı kontrol edemezsin orayı kim kontrol ediyorsa onlarla çalışmak zorundasın.

 

 

 
  •   Etiket

  YORUMLAR

0 Yorum YORUM YAP
Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.
  FACEBOOK YORUM
Yorum
YUKARI